27 Temmuz 2015 Pazartesi

SEVGİLİMİN KAPSAMA ALANINDAN ÇIK!!!

    Düşünüyorum da bu çok kızdığım insanlar var ya arkalarından sayıp sövdüğüm onlar benim hayatıma girmeseydi ben bugün oturup ne yazardım acaba diye. Siyaset yazamazdım aksi takdir de kendimi Silivri yada Mamak'ta bulurdum. İlişkiler üzerine yazmak en temiz iş. Kimse seni suçlayamıyor. Bir de üstüne eski sevgilinize yada hayatınızda ki kişiye istediğiniz kadar sallaya biliyorsunuz. Yüzlerine bu kadar hakaret etsem zaten işimi  bitirirler hemen. Bloğumu okumamaları için elimden geleni yapıyorum ama pek başarılı olamıyorum. Kulaktan kulağa gidiyor. Yakında karşı cephe kurulursa hiç şaşırmayacağım.


SANA SÖYLÜYORUM BACIM " O BENİM".

   Benim erkek arkadaşlarıma ağzının suyu akanlar bir araya gelse siyasi parti kurarlar inanın. Barajı geçemezler o ayrı bir konu ama yine de tehlikeliler. Hep söylediğim ve arkasında durduğum bir söz var " taş uzaktan gelmez". Benimde başıma ne geldiyse bu yakınımda ki insanlardan geldi zaten. Bir çoğu ile aynı evi paylaşmışlığımız bile var. Daha önce ki yazılarımı okuyanlar bilirler. Sevgilimi koruma altına almaktan aşkımızı yaşayamadık dersem inanın yani. Ne kadar aç kurt varsa benim etrafımda resmen. Gidip en çirkin adamı buluyorum sırf benimle olduğu için bir anda piyasası artıyor adamın. "Çirkin olsun benim olsun" lafı hiç benim hayatımda geçerli olmadı. Yoruluyorum bazen ciddi anlamda. 
     Bir gün neredeyse İzmir'in en çirkin adamıyla birlikteyim. Kardeşim adam çirkin ama bir karizma var ben "eyvah" pozisyonundayım " ya aşık olursam" diye tedirginim. Arkadaşlarımla tanıştırmaya karar verdim sevgili ev arkadaşımda geldi. Adam çirkin ya ben rahatım hiç s*klemiyorum adamı sağa mı bakıyor sola mı "tın"modunda oturuyorum. Kahkahalar havada uçuşuyor maşallah masada. Ulan ben ne kaçırdım da gülemiyorum bu adam size ne anlatıyor. Valla öyle şüphelendim ki masanın altına eğilip baktım. Hani olur ya bir yerlerini gıdıklıyordur belki sapıktır masada ki herkes. Orada da durumlar normal bunu yaptığıma hala inanamıyorum. Gerçi ben hayatımda hep inanamadığım vukuatlara imzamı attım ama her defasında ilk defa yapıyormuşum gibi şaşırıyorum. Gece bitti ben arkadaşımı aldım eve geçtim yatmak üzereyiz bu kız uyumuyor bir türlü. İki lafından biri benim sevgilim. Bana onu anlatıyor ben hiç tanımıyor muşum gibi. Erkek kardeşinden kuzenlerine kadar anlattı o an anladım ki ben bu adamı gerçekten tanımıyorum. Aşık filan da değilim ama kız anlattıkça bana bir şeyler oluyor. Neredeyse 1-0 öne geçmek için sevgilimin "GAY"olduğunu söyleyeceğim. O derece gözüm dönmüş oturuyorum yatakta. Biranda kıymete bindi pezevenk. 

     İkinci gün yine randevulaştık yemek yeriz sinemaya filan gideriz diye konuştuk. Buluştuğumuz ilk anda sorduğu ilk soru " arkadaşların gelmeyecek mi?". Ulan şerefsiz toplu mu takılacağız bu nasıl bir fantezi. "Onlar kız kıza takılacaklar"dedim. Bu defa da " gelseler iyi olurdu çok kafa kızlar" dedi. Sinirden gözüm dönmek üzere ama " ben kızların en uzun boylu sunu alır senin bir yerine sokarım". Bu nasıl iş ya sevgilim arkadaşlarımın peşinde onlar da sevgilimin. Yakışıklısını bulsam dert bulmasam dert. Vallahi bıktım artık kollamaktan bu ibneleri. Akıllı davranmakta fayda var diyorum hayatımda hiç almadığım kadar alttan almaya çalışıyorum. Çünkü durumu lehime çevirmem lazım. Yemek sinema filan her şey bitti beni eve bıraktı kızlar hemen tepem de " ne yaptınız Marje?". "Sizin yapamadığınız her şeyi "dedim odama çekildim. Ben bu kadar kıskanç değildim aslında ne oluyor bana ya uyuyamıyorum gece. Piyasası arttı adamın. Cidden reklamın iyisi kötüsü olmazmış birkaç gün sonra terk etmeye hazırlandığım adamı kıskanıyorum hem de deli gibi. Düşündüm ve bir karar verdim bu defa sevgilimi değil rakiplerimi saf dışı bırakacaktım. İyi bir plan yapmak zorundaydım. Sevgilim arkadaşlarımdan,arkadaşlarımın da ondan soğuması gerekiyordu. 
    Her buluşmadan sonra eve geldiğim de surat asmaya başladım berbat bir gün geçirmişim gibi davranıyorum. Hatta yalandan ağladığım,yerlere yatıp bayıldığım bile olmuştur. Sonra bu planı sevgilim üzerin de de denemeye başladım. Her buluştuğumuz da yeni bir ev bakacağımı kızların pisliğinden bıktığımı anlatıyorum. Ev ahıra döndü filan diye abarttıkça abartıyorum. Bu benim geri zekalı sevgilim de " kızlar yoğun çalışıyor hayatım senin çalışma saatlerin çok esnek biraz yardımcı ol alttan al" diyor. Lan benim sadece çalışma saatlerim esnek midem değil yavşak herif. 

    İş iyice çıkmaza girdi. Aslında evde hiçbir sorunum yok kızlarla. Temiz tertipli kızlar Allah var şimdi. Güzeller de. Ne yaptıysam sevgilimi arkama almayı beceremedim. Adam çok rahat dersin ki " kanatsız melek". Benim dışımda her şeyi düşünüyor. Pek hayır görünmüyor bu işin sonu hayır yani bu adamı kaptırmamak için nice yakışıklılardan oluyorum. Neyin savaşını veriyorum anlamadım. "Ben bu adama aşığım" kelimesini bir kere zikretsem beynim de bir daha hiç kopamam bir de üstüne çok acı çekerim. Zafer benim olmadan bu iş biterse çok üzüleceğim. 
    Kızlardan da şüphe duyuyorum bu arada. Birkaç gündür evde gizli telefon konuşmaları uzun süren mesajlaşmalar var. Karar verdim kızlar uyuduktan sonra cep telefonlarını alıp didik didik karıştıracağım. Neyse telefonları toplayıp odama geldim ve hiç yanılmadığımı fark ettim. Kızlardan biriyle randevulaşmışlar. Başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Benim duymamam için de birbirlerini tembihlemişler. Uykudayken hepsinin saçını kesmek istiyorum şuan. Ejderha gibiyim ağzımı açsam ateş çıkacak. Bunun karşısında bir şeyler yapmam lazımdı o randevu ya hiç olmayacak yada benimle olacaktı.

ŞEYTANIN ALLAH BELASINI VERSİN!

      Her şeyi aslında istediğim gibi yoluna koyabilirdim. Ben akıllı kızım sonuçta öyle yaş tahtaya basacak bir tipte değilim. Ama işte bazen" şeytan dürtüyor diyorlar" ya o da dürtecek bir beni buldu. Oturuyorum evde kızlar da çıktı ee tabi bir tanesinin benim sevgilimle bugün randevusu var. Bir anda cidden dürtüldüm yani. Aklıma bir fikir geldi. Sevgilime bizim kızlar lezbiyen diyecektim kızlara bu adam gizli sofu. Fikir iyi de bunun uygulaması var bir de. Sonuçta iftira atacağım. Çok zor bir durumdayım ama çok kıskanıyorum ne yapayım. Ay ne hale düştüm ama ben ya yazık ama bana da öyle değil mi? 
     Sevgilimi aradım "kimse yok gel istersen film izliyorum içecek bir şeyler de al" dedim." Tamam aşkım"dedi. Benim kalp tavana yapıştı inmiyor oradan. Kazıyarak alacağım neredeyse. ağzım kulaklarımda pişmiş kelleye döndüm. o anımı sevgilim görse bir daha yüzüme bakmaz. Elimde değil adam ilk defa " aşkım" dedi. Benim için büyük olay. Benim yanıma geliyor sa bizim kızla buluşmayacak diye havalara uçuyorum. Bir süre bekledim ne gelen var ne giden. Sonra kapı çaldı hemen koştum hatta kapıya koşarken takılıp düştüm bir de üstüne. Gör işte Allah'ım bu kıskançlık ne hale getiriyor adamı. Kapıyı açtım ama gördüğüm manzaraya inanamadım. Bizim kılar ve benim sevgilim bir aradalar. Ellerin de kocaman bir pasta,çiçekler,hediyeler kapının önü karnaval gibi. Merdivenlere kadar süslenmiş mumlar yakılmış. Sevinemedim utancımdan. Resmen itin götüne girdim çıkmak istemiyorum. Ne hain planlar yapmıştım oysa ki ben. Sürprizi bol ama daha da önemlisi bol utançlı tek doğum günüm. Allah belanı versin Marje. Şeytanla işbirliği yapan Marje. Ben her hikayem de en yakın arkadaşlarımdan kazık yediğim için bu defada öyle olacak sanmıştım. Üzerinden çok zaman geçti ama utancım baki kaldı. Şimdi oturmuş şeytanla pişti oynuyorum. Elimde bir tek o kaldı çünkü. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder